DAVID BOWIE – The Next Day; Yıldızı hiç sönmeyen adamın yeni şarkıları

Paylaş:
David Bowie - The Next Day 2013

The Next Day, Bowie’nin soğuk ve ritmik pop hitlerini anımsatan aynı isimli şarkıyla açılıyor. Hemen ardından gelen Dirty Boys’da da o soğuk duygu ağır aksak bir ritmin tam ortasında sizi kucaklayan nakarata kadar sarıyor sizi. Bowie, olgunluk dönemi ikinci gençliğini o kadar özlüyor ki bize o dönemin tiyatrosunu oynuyor, tıpkı zamanında Ziggy Stardust’ı oynadığı gibi. Albümün ikinci single’ı The Stars Are Out Tonight’da da dediği gibi “yıldızlar asla uyumaz, ne ölü olanlar ne de canlı olanlar”. Mükemmel bir bas yürüyüşüne sahip olan şarkı tüm kıvraklığına rağmen kandırmaya çalışmıyor bizi, doğruyu söylüyor, ölümden korkuyor ve “umarım yıldızlar hep yaşarlar” diyerek bitiveriyor.

Bowie, müziğine kıvrak, aksak ritimlerin, “pop” ruhunun saklanıp onu yeni bir mayayla yoğurduğu 1970’lerin sonlarından 80’lerin sonlarına doğru olan dönemine götürüyor dinleyeni. Taa ki “I’d Rather Be High”a kadar, burada bir şarkılığına 70’lerin başına dönüyoruz sadece. Bence albümün en vasat şarkısı da bu. Ardından gelen Boss Of Me’de saksafonlarıyla bir Bret Easton Ellis romanı uyarlamasının film müziğinden kaçmış havası veriyor. Hemen ardından gelen Dancing Out In Space’in altyapısı açılışta tıpkı bir önceki şarkı gibi “Amerikan” görünse de şarkı nakarata doğru tonasyonunu bozarak şaşırtıcı bir uca kayıyor ve radyo dostu kulakları zorlayan bir nakarata bağlanıyor. Sonra hiçbir şey olmamış gibi kaldığı yerden devam ediyor. Bowie’nin “uzaylı” şakalarından biri bu şarkı, The Man Who Fell to Earth’ü izleyenler daha iyi anlayacaktır şarkıyı dinlediklerinde. Sonrasında ise ara sıra 70’lerin başına şöyle bir uzansa da bahsettiğimiz aralıkta gidip gelen şarkıları ardı ardına sıralayarak kapatıyor albümü usta.

David Bowie - Where are we now?Sakın ilk single Where Are We Now’a bakarak Heathen gibi ağır ama tek bir konseptte ilerleyen bir albüm sanmayın bunu. İkinci single’dan yola çıkarak Let’s Dance’e koşmayın. “The Next Day”, Heroes’dan – kapağa dikkat – Let’s Dance’e kadar bir çok eski Bowie klasiğine dokunan bir zamanda yolculuk albümü, bir “ben bu hayatta ne yaptım” özeti. Güzel yanı ise şu; yer yer cayır cayır gitarlar eşliğinde saksafon sololarıyla yeni kıtaya selam çakarken, 80’lerin post punk gruplarının unutulmaz bas davul yürüyüşleri eşliğinde ada müziğinde gezintiye çıkarıyor bizi. Bir klasik adayı olmasa da, yarım asırlık bir çınarın hala iyi müzik yapabildiğini kanıtlayan güzel ve tabiri caizse “çocuksu bir olgunluk dönemi” albümü “The Next Day”. Her ne kadar çok çok sevsem de, sırf yaşlılığı bahane ederek özellikle “Heathen”daki o durgun ve kasvetli atmosfere dönmediği ve hala hayat dolu olduğunu bize gösterdiği için çok mutluyum.

Asıl merak ettiğim ise şu, on yıllık suskunluk sona erdiyse, şimdi ne olacak? David Bowie, müzikal kariyeri boyunca bukalemunluğu tıpkı görsel imajındaki androjenliği kadar iyi kullanabilmiş bir sanatçı. Buradan nereye yelken açacak? Dijital çağın şarkılarının internet üzerinden MP3 olarak satışını yapmaya başlayan ilk dev sanatçısı (evet, Radiohead’den bile önce) ünvanına sahip olabilecek kadar yenilikçi biri olan Bowie, bu “kariyer özeti”ni aşan yeni projelere girişecek mi? Mesela popüler kültüre ilgisini hep kendine özgü yollarla ifade etmeyi seven adamımız dubstep çılgınlığına bulaşıp, işin jungle köklerine inecek bir prodüktörle çalışarak gençlere “öyle değil böyle yapılır” der mi?

Biliyorum, ortada böyle bi şeyin emaresi yok tabii ki. Sadece beyin jimnastiği yapıyorum. Unutmayın ki karşımızdaki kırk yıldır insanları şaşırtmayı görev edinmiş devrimci bir müzisyen. Bana en az son dönemlerindeki “I would be your slave” kadar iyi gelen “The Stars Are Out Tonight” bile yeter ama içimden bir ses onun bu kadarla yetinmeyeceğini söylüyor.

Paylaş:

NELER OLUYOR?

PASLANMAZ KALEM
12 YAŞINDA!

Mart 2024'de 12 yaşına bastık! Yeni yaşımızda daha çok içerik üretmek için durmadan çalışıyoruz. Güncel içeriklerimizden anında haberdar olmak için sosyal medya hesaplarımızı takip edebilir ve Youtube kanalımıza abone olabilirsiniz. Dilerseniz bizi Patreon'dan da destekleyebilirsiniz.