HELİ METAL VE HARD ROK MÜZİKTE KADIN DÜŞMANI 10 ŞARKI – Bölüm 1

Paylaş:

Bu tip müziklerin kökeni blues’dur. Blues’da da bol miktarda sübyancılık, seksüel sembolizm, kadınların cinsel objeye indirgenmesi vardır. Blues siyahi kölelerin müziği derler. Demek ki o dönem bu köleler kadın-erkek demeden böyle eğleniyor ve bunda da bir problem görmüyorlardı.

Aynı mevzu rock ‘n’ roll’a, oradan da onun devamı olan tarzlara sıçradı. Müzik sertleşti, lirikler de direkt bir hal aldı. Afrika kökenli şen insanların kabileciliğe dayalı cinsel sembolizminin yerini, işki içip, kumar oynayip, rus karisina giden beyazların kadınlara karşı takındığı “konuşşma lan, konuşmaa” şeklindeki BAYRO tavır aldı. Yani diğer bir deyişle, “kardeşim bu blues’cular kadınlara hamfendi muamelesi çekmiyorlar, dötüne başına methiye düzüyorlar, bir biz mi bu alemin viktoryeniyiz?” yaklaşımına girdiler, köylü hanzoluğu böylece meşrulaştırılmış oldu.

Sekis, Drugs & Rock ‘n’ Roll kavramında kadının oturduğu yeri ben size söyleyeyim dostlar: Rock star’ın kucağı. Ataerkil düzenden ve erkek öküzlüğünden hoşlanmak bir yana, bundan ömür billah rahatsız olmuş biri olduğumdan, bir kadın için neyin iyi ya da neyin kötü olduğunu söyleyecek bir pozisyonda olmadığım gibi, öyle bir pozisyonda olmayı da etik açıdan tamamen ters buluyorum.

Led Zeppelin'in 13 yaşındaki GROPİLERİ

Led Zeppelin’in 13 yaşındaki GROPİLERİ

Amaaa… Sen kalkıp feministim dersen, bir de üzerine “Lemmy benim babam sayılır, Bon Scott çok severim yaa, Mick Jagger’ın yeri ayrı” dersen, bu yazı dizisini de böyle itelerler önüne. Evet dostlar, 10 bölümden oluşacak olan bu liste, Klasik Rock denilen mevzunun bir parçası olan kadın düşmanlığı üzerinedir. Başlıyoruz.

BÖLÜM 1: AC/DC – Ain’t No Fun (Waiting Round To Be A Millionaire)

[youtube id=”f4B9XJMREo0″ width=”620″ height=”360″]

Kanguruların ve katledilmiş Aborjinlerin memleketi olan Avustralya’dan çıkan AC/DC hiçbir zaman GROPİLER ile, mankenler ile poz vermiş bir grup olarak bilinmemiştir. Daha ziyade sokak çocuğu imajları ile halka yakın, şatafatsız bir duruşları olmuştur. Çirkin adamlardır ve bundan da gurur duyarlar. Grubun gitaristlerinin ikisi deli bakışlı, ufak tefek adamlardır. Davulcu ve basçı işinde gücünde adamlar izlenimi verirler. Ama 1970’li yıllarda grup yola çıktığında bu dört kişinin önünde sahneyi dolduran bir solistleri vardır ki, dünyada eşi benzeri o ana dek görülmemiştir. Rock ‘n’ roll’dan şatafat, para, ün, şöhret gibi kavramlar çıkarıldığında geriye kalan şey bu adamdır. Bir karakter değildir, tamamen gerçek biridir ve yazdığı lirikler de hayat tarzının birebir dışa yansımasıdır.

Söz konusu bu frontman Bon Scott’tır. İskoçya’nın KÖYÜNDEN gelen bu adam, daha 15 yaşında IRSIZLIK, KÜFÜRBAZLIK ve HAYVANEVLATLIĞI yüzünden okuldan atılmış, bir de üzerine ıslah evine konulmuştur. Ailesi bakar ki bu herif DAYIYA ÇEKMİŞ, adam olmayacak, bunu ustanın yanına sanayiye verirler belki TORNACI olur diye. Ama orada da çalışmak yerine BALİCİLİK yapmaya başlayınca ip kopar.

Bon Scott efendinin hayatını kurtaran müzik olur. Bakar ki kendi gibi it kopuk, HAŞHAŞİ insanlar müzik yapıyorlar, bu da çeşitli gruplarda solistlik yapmaya başlar. Yıllar yılları kovalar, gruplar uyuşturucu ve saçma sapan kavgalar yüzünden bir yere gelemez. Son çalıştığı grubun provasında gitariste “senun ben agzina ziçarum” diyerek girişen Bon Scott kovulur. Sinirinden elindeki Jack Daniels şişesini kırar, motorsikletine atlar, o sinirle gaza öyle bir basar ki motoruyla beraber artistik patinaj yaparak kemiklerini kırar.

İlerleyen günlerde bir tanıdığı bunun ziyaretine gelir ve der ki “iki genç kardeş bir glam rock grubu kurmuş, onlarla bir dene bakalım belki bir şeyler çıkar?” Eski kafalı, en sevdiği adam Little Richard olan Bon Scott böyle yeni tarzlara hakim değildir ve “GELEM ROK NEYMİŞ Kİ?” diye sorar. Dostu durumu anlaması için buna Marc Bolan, Slade, efendime söyleyeyim Mott The Hoople gibi grupların resimlerini gösterir. “Ula sen benu HİPNELERLE BİR Mİ TUTAYSUN BEN TOBA BENZİYO MUYUM” diyerek arkadaşına girişmeye kalkar ancak arkadaşı Scott’ı yatıştırır, bu elemanların gerekirse şekillerini değiştirebileceklerini hem de hemşeri olduklarını söyler. Hemşeri kelimesini duyunca Scott yumuşar çünkü her İskoç gibi o da TOPRAKÇIDIR.

Her neyse buluşma ayarlanır, Scott ile arkadaşı, söz konusu iki gitarist kardeş Malcolm ve Angus Young’ı beklemeye başlarlar. Young kardeşler buluşma mekanının kapısından içeri girdiklerinde, ufak tefek oldukları için Scott’ın dikkatini çekerler. Kendi kendine “ULA BU TİFİLLAR DA NEYMİŞ NE ACAYİPMİŞ BOYLE PİPLO GİBİ” der. Sonra bu iki eleman oturduğu masaya yönlenince iyice şaşırır. “Siz misinuz gitaristler?” diye sorar. “He biziz ne olacak ki?” derler. Scott’ın gerilim potansiyelini hisseden arkadaşı “EHEHE MEHEHE BUNLAR İŞTE KERHANACILAR” diyerek ortamı yatıştırmaya çalışır.

YOUNG PİRADERLER

YOUNG PİRADERLER

Scott “SİZ KİMLERDENSİNUZ?” diye sorar. “Cranhill’li Young’lardanız” derler. “HEEE CRANHILL’E GELİN VERDUK BİZ” der. Arkadaşı ortam yumuşadı diye rahat bir nefes alır. Fakat Scott ekler: “AMA BİZDE ENUŞTELER SEVULMEZ… ENUŞTELERİ SEVMEYUZ.” Bu anlamsız çıkışla ortam tekrar gerilir. Tıfıl mıfıl da olsalar Young kardeşler belalıdır, sülalece toplanıp adam dövmüşlükleri çoktur.

Her neyse arkadaşı zor bela bunları provaya sokar. Bon Scott grubun VAYŞİ sound’undan etkilenir, grup düz mantık müzik yapmaktadır, safi RIFF. Young biraderler de Bon Scott’ın pislik sesini severler. Yani aralarında anlaşma sağlanmıştır. Ancak son bir ayrıntı kalmıştır. Scott, “Ben şimdi sizin grupta söylerim ama BAĞA BAKUN GARİ GİBİ GİYİNMEK YOK ELALEME ADİMİ ÇİKARMAYUN” der. Young kardeşler sinirlenirler, “NE GARİSİ, KİM DEMİŞ BİZ GARİ GİBİ GİYİNİRİZ DİYE?” diye sorarlar. Scott arkadaşını gösterir, “HA BU DEDİ” der. Gerilim oluşur. Kavga çıkar. Aracı elemanı toplu olarak döverler. Herif de bir daha İzgoçlar ile muhatap olmamaya yemin eder.

Her neyse grup çok zaman geçmeden memleketlerinde belirli bir sükse yakalar. Ancak asıl sükseyi, kıtanın ötesine, Britanya’ya gittiklerinde yakalarlar. O dönem Britanya’da punk patlaması yaşanmaktadır. Uzun saçlı, eski tarz rock grupları tü kaka edilmektedir. Ancak AC/DC’deki deli manyaklık dozajı İngiliz punklarından bile öte boyutta olduğundan, bu vahşi müziklerinin kabullenilmesi zor olmaz.

Kendi ülkelerinde 1976 senesinde yayınlanan “Dirty Deeds Done Dirt Cheap” albümünün Amerika’da patlama yapması 1981 senesini bulur. Zira bu albüm Amarıka’da ancak o senede yayınlanabilir. Tabii o albüm yayınlanmadan önce İtliğin ve Kopukluğun şahı haline gelen Bon Scott fazla ağlol tüketip kendi kusmuğunda boğulduğundan rahmetli olmuştur. Yerine alınan Brian Johnson ile “Back In Black” diye bir albüm yapılmış ve albüm grubun ticari başarısını taklalar atarak katlamıştır. Plak firması da yıllar evvel burun kıvırdığı “Dirty Deeds Done Dirt Cheap” albümünü 1981 senesinde basar. Billboard’da 3 numeroya dek yükselir albüm.

Ancak bu albümün yayınlanmasıyla beraber kadın hakları derneği kurucuları feryat figan Atlantic Müziğin kapısını zorlamaya başlarlar. Sebep, albümde 2. sırada yer alan “Ain’t No Fun (Waiting Round To Be A Millionaire)” parçası ve bu parçada geçen bir bölümdür.

Parçada Bon Scott gayet dürüst bir biçimde o dönemki hayatından bahseder: “Para yok, pul yok, akşama kadar işki içeyrum pilarda oynayirum ama başka türlü ROÇ SITARLIK olmaz, ayakkabum delik, dişler çürüdü döküldü, yine de itlikten kopukluktan vazgeçmeyrum!”

Buraya dek gayet rock ‘n’ roll bir tavır vardır ancak asıl mevzu bundan sonra başlar. Bon Scott fakirdir amma ve lakin kendine bakan bir kadından bahsetmeye başlar:

“Ama sen şimdi onu pirak, bana bakan bir manida var,

Aj kalmıyorum, pesliyor benu,

Ben grupla takilip uşaklarla işki içip kumar oynarçen,

Saat 9’dan 5’e dek çalişur,

Eee, kadin dediğin yerinu bilecek!”

İşte bu 5 satır olay olur zira burada bahsedilen şey “ımmppfff avuçlarım o dötü,” “ımmmfff gel kız benim limonu sık” tarzı tipik bir rock ‘n’ roll cinsel sembolizmi değildir. Adam kendi hayatını olanca çıplaklığı ile anlattıktan sonra “kadın dediğun çalışip bakacak eşek gibu” der!

AC/DC de dahil olmak üzere birçok grup kadını sekis objesine indirmiştir ancak Bon Scott bu şarkıda kadını IRGAT pozisyonuna da sokarak olayı bambaşka bir boyuta taşır. AC/DC tabii ki kadını cinsel obje yerine koyan lirikler yazmayı Bon Scott vefat ettikten sonra da sürdürür ancak bu denli bir çıplaklığa bir daha asla erişemezler. Belki de bunun sebebi, bir noktadan sonra grup elemanlarının GROPİLERE para yedirmeye başlamasıdır, kim bilir?

Paylaş:

NELER OLUYOR?

PASLANMAZ KALEM
12 YAŞINDA!

Mart 2024'de 12 yaşına bastık! Yeni yaşımızda daha çok içerik üretmek için durmadan çalışıyoruz. Güncel içeriklerimizden anında haberdar olmak için sosyal medya hesaplarımızı takip edebilir ve Youtube kanalımıza abone olabilirsiniz. Dilerseniz bizi Patreon'dan da destekleyebilirsiniz.