Tampon – Planet Tampon (2017, Prof SNY Vinyl Records)

Paylaş:
Tampon - Planet Tampon (2017, Prof SNY Vinyl Records) - Paslanmaz Kalem
Yazarın Puanı8
.
8
Okuyucu Puanı: (3 Oy)6

Tampon Tampon Oi Oi Oi! Çünkü punklar kanun kanun!

Türkiye punk hardcore ortamındaki tüm grupları yıllardır fanatik bir biçimde takip eden Stoffel’in ( Alman power violence grubu Yacopsae’nin gitar vokali ) sahneden duyurduğu gibi; “Çünkü Türkiye’li punklar kanun kanun!”. LSD / Headbangers, Spinners, CMUK, Tampon, Rashit, Vae Victis, Prof, Poster İti, The Ayılar, Sokak Köpekleri, Ofisboyz gibi gruplarıyla kendine has bir ortamı olan ülkemiz punk sahnesinin en eskilerinden biri Tampon. 90’larda yaşanan “güzel günler”in ardından kaybolan punkların birer birer yuvaya dönmesiyle yeniden hareketlenen sahne, bu sefer bir ilke daha tanık oluyor; tarihi boyunca onlarca şarkı yapan ama hiç yayımlanmış bir materyali olmayan Tampon, “Dolapdere”den başlayarak neredeyse tüm tarihçesini özetleyen ilk komple albümü “Planet Tampon” ile, plak formatında karşınıza çıkıyor. 
 
90’ları aşırı abartarak bugünü dövmeyi seven nostaljiseverlerden biri değilim. O dönem, kendi içinde birbirinden çok farklı insanların, belki de farkında olmadan yeraltı kültürünü omuzlayıp, en azından kendi yağında kavrulabilmesini sağladıkları güzel bir çağ benim için. Alt kültürle ilgilenen insan sayısına oranla çok fazla sayıda özel ve başarılı fanzinlerin yayımlandığı, birkaç grubun bir araya gelerek, punk kültürünün yakınından bile geçmeyen feodal kafalı mekanlarda kavga dövüş konserler vererek ayakta durmaya çalıştığı, insanların konserlere sadece müzik için değil, o küçücük cemaati yaşatma amacıyla gittiği bir dönem. Ağırlıklı olarak Taksim ve Kadıköy’de mesken tutan bu tayfa, kendi içinde ağır görüş farklılıklarıyla zaman zaman çalkalansa da, özellikle deneysel müzik yapan az sayıdaki grup ve punk’ın çocuklarından hardcore/punk tayfası ile beraber ülkenin gördüğü en renkli aktivitelere imza atmayı başardı zamanında. Spinners’dan sonraki az sayıdaki başını kadınların çektiği gruplardan olan Tampon, “Punk’n’roll” olarak tanımladı yaptığı müziği. Athena elemanlarının oi projesi Suikast ile Tampon’un konserleri, Spacegarden ve bilumum Taksim barlarındaki Tampon, Rashit, Crunch ve Kadıköy hardcore tayfasının katılımıyla gerçekleşen konserler hala benim için unutulmazlar arasında. Bu dönemi de içeren bilgilerle yaşananları oldukça güzel özetleyen “Türkiye’de Punk ve Yeraltı Kaynaklarının Kesintili Tarihi” isimli Sezgin Boynik ve Tolga Güldallı ortak çalışmasını bulabilirseniz mutlaka okumanızı tavsiye ederim. 
 
Gelelim 90’ların yeraltı mirasının en önemli göstergelerinden biri olarak elimize gelen “Planet Tampon”a. Grubun as elemanlarından Aslı ve Özge’nin çabalarıyla bundan birkaç yıl önce yeniden dirilen grup, ara ara konserler vererek yeniden eski ruhu canlandırma girişimine başlamıştı zaten. Özellikle Gezi sonrası yetişen muhalif neslin alt kültüre olan ilgisi ile de çarpışınca bu durum, zaten Türkiye gündeminden düşmeyen mevzuları içeren şarkıları ile kendi yerlerini bulmakta hiç zorlanmadılar. Eşiyle beraber Çekya’da yaşayan ve PROF Vinyl isimli bir plak firması kuran Özge ile özel efektlerden film yapımcılığına kadar bir sürü işle uğraşan Aslı; şarkıları dinlediğinizde hemen kulağınıza çarpacak gitar namelerini çalan Umut’un da gelmesiyle albümü kaydetmeye karar verdiler ve çalışmalar Kadıköy’ün emektar stüdyolarından Jam Session’da Erhan Kabakçı’nın kayıt masasında yerini almasıyla başladı. 
 

 
Toplam on üç şarkıdan oluşan “Planet Tampon”, gayet normal olarak “T.C.” isimli şarkıyla açılıyor ve başlıyor saydırmaya. Özge’nin 90’larda Tampon’dan sonraki projesi olan Vae Victis’in bayrak şarkısı “Tek Tabanca”, CMUK’tan beri klasiklerden biri olarak anılan “Dinazor”, nakaratıyla dillere dolanacak konser marşlarından yeni şarkı “Tampon” ile devam eden albüm, yine grubun klasik şarkılarından “Dolapdere” ile kapanıyor. Grup şarkıları yeniden düzenlememiş olduğunu söylese de albümde dikkati ilk önce Dead Kennedy’s vari gitar yorumları çekiyor. Umut ve Özge’nin dinamik çalımıyla eski şarkılar sanki daha bir canlanmış, eski Tampon’da ritim ikilisi ile eş giden gitarlar, kendini daha çok göstermeye başlamış. Aslı, şarkıları bildiğiniz stiliyle yorumluyor, “punk n roll” ruhu yerli yerinde duruyor. Yeni şarkılar da eskilerle aynı çizgide ve albümdeki şarkı bütünlüğü bu sayede hiç bozulmamış. Tarihi anlamda önemi olan, yukarıda isimlerini saydığımız şarkılar ile yeniler bir araya gelince, bir best of değil de, üzerinde çalışılmış bir tam albüm dinlediğinizi hissediyorsunuz. Fakat şimdiden uyandırayım, 90’ların ikinci yarısında dünyayı kaplayan neo punk akımının temiz vokalli, pürüzsüz soundunu beklemeyin Tampon’dan. Yaptıkları kayıdı özene bezene kotarmış ve ortaya gayet Ramones hissiyatıyla “amatör ruhla profesyonel” bir albüm hazırlamış olan grup, ne kaotik soundundan ne de erken dönem punk’ın gürültüsünden, insanı dürtükleyen, dirsek atan tavrından ödün vermiyor. Dolayısıyla burada orjinal formatıyla “punk” var karşımızda, evrim geçirmiş sonraki dönemlerden iz yok.
 

 
Aslı ile Özge’nin albümün bitmiş halini ellerinde tutukları an yaşadıkları tamamlanmışlık hissi, dünyadaki en güzel şeylerden biri bana kalırsa. Albümün kayıtları esnasında Jam Session’da onları ziyaret ettiğimde şarkıları hep beraber dinlerken yüzlerinden okunan mutluluk da bunu doğruluyordu zaten. Grup, bu süreçte onlara bir yerlerden gelen “ne gerek var bu şarkıları plaktan yayımlamaya, göz boyamak bu yaptığınız” eleştirisine çok kızmış. Gerçekten de, bir punk kaydının plak olarak yayımlanması kadar önemli bir detayın ne kadar tarihi anlamı olduğunu bilmeyen bu kafayı anlamak mümkün değil. Punk müziğin iki tarihi formatı plak ve kaset olduğundan, grubun bu “bilgiden yoksun” eleştiriye otomatik olarak albümün arka kapağındaki tampona asılı duran asker ile cevap verdiğini düşünüyorum. Zira grup, İstanbul’daki kayıttan sonra, albüme Stüdyo Prag Hostivar’da sadece plak formatı için özel olarak mastering yaptırdı ki bu pek çok yeniden plağa basılan eski albümde ve yeni dijital kayıtlarda birçok grubun atladığı bir detay. Bizzat Özge plak endüstrisinin içinde olduğu için, plak formatına özel olarak önem veriyor Tampon. Kapak konsepti de yine 90’ların efsane fanzinlerinden Mondo Trasho’nun has adamı Esat Cavit Başak, Eren Küçükerdem ve Aslı tarafından yaratılan albümün müzikal konsept süpervizörlüğünü de yine 90’lar tayfasında punk ve deneysel müzikler konusundaki engin bilgisiyle önemli isimlerinden olan Ünver Şahin yaptı. Kısacası “Planet Tampon”, kültürel anlamda, içerdiği müzikten kapağına kadar Türkiye’deki punk mirasının önemli bir göstergesi olması amacıyla tasarlandı ve işlendi. 
 
Dilimde “Tampon” ve “Tek Tabanca”nın nakaratları, aklımda 90’lardaki güzel konserlerin anıları ile, şimdi oturmuş yeni konserleri bekliyorum. Albüm 1 Nisan itibari ile ülkemizde de, Taksim ve Kadıköy’de artık bildiğiniz Hammer Müzik gibi adresler başta olmak üzere satışa çıkmış durumda. Artık ergenliğini atlatan ama içindeki çocuğu yaşatarak olgunlaşan yerli punk sahnesi, “Planet Tampon” ile kilometretaşlarından birinin daha tarihe bırakacağı iz ile yoluna devam ediyor. Darısı The Ayılar ve Second gibi grupların başına.
 
Grup ile ilgili tüm gelişmelere https://www.facebook.com/tamponx  adresinden ulaşabilirsiniz. Geçtiğimiz günlerde İstanbul yeraltı dünyasının yeni gruplarının şarkılarından oluşan bir toplama plak ve Rashit kurucu gitaristi Tolga Özbey’in yeni grubu Reptilians From Andromeda‘nın 7″ini yayımlayarak ilerideki projeleri hakkında bir fikir veren grubun plak firması PROF VINYL’i ise takip etmekte ekstra fayda var;  http://www.profs.cz  
Paylaş:

NELER OLUYOR?

PASLANMAZ KALEM
12 YAŞINDA!

Mart 2024'de 12 yaşına bastık! Yeni yaşımızda daha çok içerik üretmek için durmadan çalışıyoruz. Güncel içeriklerimizden anında haberdar olmak için sosyal medya hesaplarımızı takip edebilir ve Youtube kanalımıza abone olabilirsiniz. Dilerseniz bizi Patreon'dan da destekleyebilirsiniz.