HAFTANIN MENÜSÜ: Bol Miktarda Biber Gazı Üstüne Ayran

643
0
Paylaş:
haftanin-menusu-3

Bu haftanın menüsünde başrolü biber gazına vermek istedim. Ne de olsa son zamanlarda ister istemez ciğerlerimizi dolduran şey biber gazı değil mi? Hem şu sıralar milli içkimiz de ayran seçilmişken, biber ile aralarındaki uyumu göz ardı edemeyeceğim. Biber gazının yaktığı geniz ancak soğuk bir ayranla ferahlatılır, hem ayran zehri de alır, çok akıllıca bir yaklaşım doğrusu.

Biber gazına her kesimden insan kolaylıkla ulaşabilir, tabii biraz genzi ve gözleri yakabilir, tansiyonu da düşürebilir ama korkmayın, ayran var!

Bu menü hayatımızın bir parçası haline gelmeye başladıkça hayatımız daha da kararacak ve nefes alamaz hale geleceğiz.

Ben bu karanlık menüye en uygun olarak aşağıda bahsi geçen albüm, kitap ve filmi görüyorum, size de tavsiye ediyorum. Öyleyse;

BUNU DİNLE:

DEVIL DOLL – DIES IRAE (1996)

devil-doll-dies-irae

Anafikir? “Bazı uğursuzluklar felaketleri yanlarında getirmezler.”

Kimdir? Sanatı, kendi ateşlerinde eritip karanlık özünü bedenimize işleyen Mr. Doctor ve ekibidir.

Neden dinleyeyim? Çünkü bu albüm, içinde bulunduğu berbat hayatı yeterince anlamış ve midesi bulanmış bir kişinin kusmuğudur. Çünkü liriklerinde Edgar Allen Poe, Emily Bronte, Emily Dickinson vardır. Çünkü 19 ayrı parça, tek bir şarkıdan oluşuyordur.

Kimler sever?  İş çıkışı sergi galasına gidip şarap içmeyi seven entelektüeller, gotik müzik dinlemeyi seven siyah saçlı, beyaz suratlı bayanlar.

Yan etkileri? Kitap okurken fonda duymak istenen ses olabilme tehlikesi. Karakalem çizimler yapmayı sevenler için tekinsiz kilise ve şatolar içinde çıplak gotik hatun çizme isteği.

Bir parça öner?

[youtube id=”WRfTLOAorxM” width=”620″ height=”360″]

BUNU OKU:

WILLIAM HOPE HODGSON – BAUMHOFF PATLAYICISI (1912)

BAUMHOFF-PATLAYICISI

Anafikir? “Acıyı hissettiğinizde etrafınıza bir bakın, ortama nasıl da karanlık çöküyor.”

Kimdir? Savaş otoritelerince, dehasını yıkım amacıyla kullanmış; büyük bir patlayıcının formülünü yaratan kişi Baumhoff. Gerçek ise, bunun ötesinde çok önemli ve kutsal, doğaüstü bir hadiseyi ispatlamaya çalıştığı sırada müthiş bir patlamayla birlikte her yeri karanlığa gömen kimya profesörü oluşu.

Nedir?  Karanlığı elektriği kesmeden yaratabilirsiniz, güneşi acınızla dize getirebilirsiniz.

Neden okuyayım? Çünkü hayal gücünüzün buna ihtiyacı var, çünkü kendinizi Stafford’un yerine koymalısınız, çünkü 1912’lerin saflığında doğaüstü bir kitap okumak size daha inandırıcı gelebilir.

Kimler sever? Fantastik öykü seven “poserlar” burun kıvırabilir ama Tolkien sevenlerin okuması gerekli. Onun dışında yaratıcı beyinler, karanlığa hayat vermeyi sevenler ve asla karanlıktan korkmayanlar için iyi bir tavsiyedir.

Yan etkileri? Risk alma ve şok yaratma potansiyeli, aşırı ilham yüklenmesi, avuç içlerinizin kanaması.

Biraz okusak hele? “Ve sonra, anormal bir şekilde uyarılan acısının yarattığı titreşimler odayı kesif dalgalarla doldurarak sonunda ışığın titreşimini tamamen kesti. Etrafa hızla şöyle bir baktığında görünmez Ater bana sanki olağanüstü bir biçimde kaynıyormuş, girdap gibi dönüyormuş gibi göründü; ve beklenmedik bir şekilde, lambanın alevi de bu sıradışı ışık kümesinin girdabına kapıldı. Alev birkaç dakikalığına bir parlayıp bir kaybolarak girdabın içindeki yerini belli etti; ve sonunda tamamen kayboldu. Artık ne parlayan bir ışık kümesi ne de başka bir şey görebiliyordum. Gecenin zifiri karanlığında kaybolmuştum. Karanlığın içinden Baumhoff’un korkutucu, acı dolu soluk alıp verişi duyuluyordu.”

BUNU İZLE:

INGMAR BERGMAN- PERSONA (1966)

persona

Anafikir? “Yeni bir güne uyan, yüzünü yıka ve maskeni tak”

Kimdir? Sözcüklerle yetinemeyen, onların maskelerini düşürüp, onlara kan, et ve kişilik veren eşsiz yönetmen.

Neden izleyeyim? Kübist perspektifin bir film olarak nasıl da muhteşem uygulandığına dair eşsiz bir örnek. Film karelerini incelediğinizde yüzlerin dengesine ve çekim açılarıyla bu iki yüzün birleşimine hayran kalabilirsiniz.

Kimler sever? Histerik ya da nevrotik hastalık belirtileri gösteren kimseler, avantgart film tutkunu film festivali takipçileri, sinema kulübü başkanları.

Yan etkileri? Varoluş sıkıntısı, çift karakterli olma sorunsalı. Sinema öğrencilerinin kısa filmlerini kübik bir perspektifle çekme çabalarının boşa çıkması.

Biraz göster hele?

[youtube id=”XZsU_ACYSAA” width=”620″ height=”360″]
Paylaş:

NELER OLUYOR?

PASLANMAZ KALEM
12 YAŞINDA!

Mart 2024'de 12 yaşına bastık! Yeni yaşımızda daha çok içerik üretmek için durmadan çalışıyoruz. Güncel içeriklerimizden anında haberdar olmak için sosyal medya hesaplarımızı takip edebilir ve Youtube kanalımıza abone olabilirsiniz. Dilerseniz bizi Patreon'dan da destekleyebilirsiniz.