Cehennemden Taze Gelenler: Necrowretch!
2010’ları genel anlamda düşündüğümüzde Necrowretch’in çok üretici bir grup olduğunu görüyoruz. “The Ones From Hell” dördüncü stüdyo albümünüz olacak ve firmanızın basın infosunda bu albümün Necrowretch tarihi için yepyeni bir bölüm olduğu altı çizilerek belirtilmiş, bu tam olarak ne demek oluyor?
Vlad : Herkese merhabalar ! “The Ones From Hell” daha önce girişmeyi denemediğimiz yepyeni müzikal yollara doğru başladığımız bir yolculuğun ilk durağı. Müziğimizin özü hala black metal ve death metal arasında bir yerlerde ama ana amacımız daha fazla şeytani ve kötülük dolu besteler yapabilmek. Artık sadece eski okul death metal’den beslendiğimiz dönemi geride bıraktık.
Yeni bir albüm daima öncekilere bir meydan okumadır ve asla onlardan birinin kopyası olmamalıdır. Dolayısı ile bizim yeni albümümüz de eskilere göre çok daha kişisel ve özel bir hissiyatla dolu
Ek olarak, grup tarihinde ilk defa çok farklı ve daha sofistike bir albüm kapağı ile karşı karşıyayız. Bu konuda bize daha detaylı bilgi verebilir misiniz?
Vlad : Sanırım aynı cevap buraya da uyarlanabilir. Müziğimiz hakkındaki 2500 detayı daha ilk bakışta gösteren tipik bir kapak yapmak istemedik bu sefer. Kapağın yaratıcısı Stefan Thanneur Necrowrecth’in müziğindeki şeytani taraf için çok farklı bir vizyon sundu. İlk başta önceki kapaklarımızdan çok farklı olduğu için gerçekten şok olduk fakat tam da bu şoku yaratabildiği için de en iyi tercih olduğunu fark ettik.
Bu Season Of Mist ile ikinci albümünüz olacak ve onlardan önce Century Media ile çalışıyordunuz, iki firmayı karşılaştırır mısınız?
Vlad : İkisi de çok büyük ve saygın firmalar ama bizim için bu mevzuda bir rekabet durumu yok. Season Of Mist ile olan işbirliğimizden çok çok memnunuz, özellikle de LP’lerimizin farklı versiyonlarının basımı gibi durumlarda harika işler çıkarıyorlar.
Yeni albümü bahsettiğin kadar özel yapan sence nedir? Albümden üç tane single yayınladınız ve kulağımızda ilk kalan şarkı tempolarındaki çeşitlilik oldu, sanki daha fazla Hellhammer & Celtic Frost ve “South Of Heaven” dönemi Hanneman hissiyatı alınıyor?
Vlad : Yeni albüm sadece hızlı tempo ve klasik tremolo riflerinden ibaret değil. Her şarkı albüm atmosferinin geri kalanına bağlanan özel bir şarkı yazımı içeriyor. Neredeyse doom sayabileceğimiz şarkılar, cehennem ateşi gibi akan blastbeat son hız şarkılar, akustik bölümler, enstrümantal bölümler bir arada
Albümün gizemlerini çözebilmek için dinleyicilerimizi albümü başından sonuna kadar dinlemesi gerektiğini düşünüyorum
Bu sefer turneye albümün Şubat’ta yayınlanmasından önce çıkacaksınız, herhangi bir İstanbul konseri teklifi & planı var mı? Son gelişinizin üzerinden üç yıl geçti. Yazın daha fazla turlamayı düşünüyor musunuz, mesela tekrar Asya turu planı var mı?
Vlad : Şu anda ilk Avrupa turnesine yoğunlaşmış durumdayız ama devamında Asya’da konserler de görünmekte. Istanbul’da tam bu ikisinin arasında olduğu için sanırım bir şeyler düşünebiliriz sizi oralar için.
Bu sene ikinci defa Hellfest’de çalacaksınız, Fransa’daki en büyük festivallerden biri artık, bunun dışında grubun çalacağı başka dev festivaller var mı?
Vlad : Şu an için başka yok ama bu konu üzerinde çalışıyoruz
Burada fazlaca arkadaşın olduğu için Türkiye’yi diğer Avrupa’lı metalkafalardan daha sık gördüğünü biliyorum, buralardan favori grupların var mı? Bu sefe Londra’da Sublime Terror Festivali’nde Ankara’dan Burial Invocation ile çalacaksınız mesela, isimlerini duydun mu?
Vlad: Burial Invocation, Hellsodomy and Engulfed kesinlikle dev gruplar, onlarla Türkiye ve bir çok diğer ülkede defalarca sahneyi paylaştık..
Bir de – facebook sayfandan – Cem Karaca ve Erkin Koray sevdiğini biliyorum, nasıl keşfettin. Lirik olarak pek bizim dinlediğimiz türlerle ilgileri olmasa da, bazı erken dönem işleri bana Sabbath öncesi dönemdeki Coven gibi grupları hatırlatıyor.
Vlad : Bir dönem grubumuzda Türk bir eleman vardı ( Decaying Purity, Burial Invocation gibi gruplardan tanıdığınız Malik Çamlıca bir dönem canlı kadroda Necrowretch elemanıydı ) ve bizimle Türk Anadolu Rock’ının gizli hazinelerini paylaşmıştı. Biz de ona klasik Fransız romantizmini tanıtmak için çok uğraştık ama işe yaramadı ( Gülüyor )
Metal Archives’daki profilinde Graveyard Disturbance adında bir grup duruyor ama hiç bilgi yok, bu projeden bahsetmek ister misin ?
Erken dönem Carcass tarzı bir grindcore projesiydi ama daha sonra Necrowretch’e konsantre olmayı tercih ettim ve tek bir demodan daha fazla ilerlemedi
2010’lar sert müziğin yeniden zafer günlerine döndüğü bir dönem oldu gibi görünüyor, 2020’ler nasıl geçecek sence?
Black/death metal’e yönelik ilginin böylesine artmasından dolayı çok mutluyum ama ne yazık ki ortam aynı zamanda pozcu ve sıradan müzik yapanlarla da dolu, milyon tane grup var ama çok azı dinlemeye değecek kadar iyi, özellikle death metal’de durum böyle. Tahminimce 2020’ler piyasaya aşırı yüklenme sonucu bir ilgi azalması getirecek gibi görünüyor.
Albüm tam olarak 14 Şubat’da, sevgililer gününde yayınlanacak, bu günü seçmenizin özel bir sebebi var mı?
Satan’a olan aşkımızı kutlamak için!
Yeni albümde kayıt ve miksaj için Emptiness’den Phorgath ile mastering için ise Alan Douches ile çalıştınız. Albümü dinlerken oldukça agresif, saldırgan ama temiz bir sound ile karşılaşıyoruz. Bu kombinasyona nasıl ulaştınız?
Bu sefer gerçekten albümün son adımından önce farklı bir görüş verebilecek kadar iyi profesyonel, işi sadece mastering olan bir stüdyo ile çalışmayı hedeflemiştik. Bu albüm için oldukça fazla hazırlık ve düzenleme yaptık ve bu sound kombinasyonu bize çok özel ve fazlasıyla Necrowretch’e özgün bir sound yakalamamızı sağladı. Ama daha şimdiden farkındayız ki ileride çok çok daha iyisine de ulaşacağız!
Geçtiğimiz yıllar içinde kişisel hayat tecrübelerin Necrowretch’in dönüşümünü ve müzikal gelişimini nasıl şekillendirdi? Mesela tarihinizde ilk defa grup ile aynı adı taşıyan marş niteliğinde bir şarkı yaptınız, şarkı ilk dönemlerinizi andırsa da albümün geneli çok daha fazla varyasyon içeriyor.
