SOEN – Lykaia (2017) albüm kritiği

Paylaş:
SOEN - Lykaia (2017) albüm kritiği - Paslanmaz Kalem
Yazarın Puanı8
8
Okuyucu Puanı: (5 Oy)9.6

Yaşadığımız modern zamanların, fink attığımız metropol çöllerinin etkisiyle sık sık unuttuğumuz ya da inkar ettiğimiz bir konu var: İnsanoğlu duygusal bir varlık. Bazı dönemler bu duygusal damarımız baş edemeyeceğiniz derecede kabarır. Kendi içinizde hapsolmuş hissedersiniz. Düğümü çözecek ve ruhunuzu serbest bırakacak bir şeylere ihtiyaç duyarsınız. Düğümü çözebildiğiniz andan itibaren yaşadığınızı hissedersiniz. Bazı şeylerin üstesinden gelmek daha kolay bir hal alır. Şu sıralar çözmekte zorlandığınız bir düğüm varsa Soen’in yeni harikası “Lykaia”ya sarılmanızı öneririm.

Aslına bakarsanız başım sıkıştığında sığınacağım gruplardan biri değildi Soen. 2012 yılında çıkarttıkları ilk albümleri “Cognitive”den beri grubu takip ediyorum. Dinleyen herkese “Tool’un aynısı” dedirten bu albümün dikişi bende tutmuştu. Tool’a benzeme durumunu benim gibi kabullenebilenler “Cognitive”in keyfine varabildi. “Tool’un inatla albüm yapmadığı bir dönemde, Tool gibi olan her şey kabulüm.” tutumuyla grubun ikinci albümü “Tellurian”a da saldırmıştım. Tool, Opeth ve A Perfect Circle gibi ilham aldığı grupların etkisini saklamayan, ancak kendine özgü bir sound da yakalamaya çalışan bir Soen çıkmıştı bu sefer karşıma. Her yeni albümde biraz daha özgün bir iş çıkartacaklarını hissettirmişlerdi. Ancak bir türlü zor zamanlarımda elimi uzattığım gruplardan birisi olamamıştı Soen.

Son zamanlarda müzik dinleme alışkanlıklarımı güncellemeye çabalıyorum. Eğer çıkışından önce çok heyecanlandığım veya müzik zevkine güvendiğim birkaç dosttan olumlu yorumlar aldığım bir albüm söz konusuysa, ilk olarak grubun önceki işlerine kulak veriyorum. Grupla olan geçmişimin bir Z raporunu çıkartıyorum. Ardından ilk fırsatını bulduğumda kendimi İstanbul sınırları içerisinde en çok rahat hissettiğim yere, Moda sahiline vuruyorum. “Lykaia” için de aynı yolu takip ettim. Cebime grupla ilgili önceki tecrübelerimi attım ve soğuk havaya rağmen soluğu Moda sahilinde aldım. En başta bahsettiğim o düğümü çözecek, yaşadığımı hissettirecek etkiyi elimde tuttuğumdan habersiz bir şekilde ilk adımlarımı atmaya başladım.

Lykaia” çok enteresan bir albüm. Müzikal açıdan bazı rahatsız eden yönleri var ve onlara birazdan değineceğim. Ancak öncelikle Lykaia’nın karşı koyması çok zor bir özelliğe sahip olduğundan bahsetmem gerekiyor. Albümün en güçlü kozu, her yanından duygu fışkırtıyor ve sizi kendisine bağımlı hale getiriyor olması. Grubun vokali Joel Ekelöf’ün ses rengi, vokal melodilerindeki akıcılık ve şarkıların yarattığı gri atmosfer dinleyeni baştan çıkartıyor. Her şarkıda daha sert bir darbeye indiriyor Soen. “Lykaia” her dinleyişte keyifli bir hüzün yaşatıyor dinleyicisine. Özellikle vokal melodilerinin altını bir kere daha çizmem gerek. Böylesi hüzünlü ve etkileyici vokal melodileri yazabilen grupların sayısı çok az artık. Son derece zarif, ancak bir o kadar da güçlü dokuz şarkıya sahip “Lykaia”. Normalde duymaya pek de alışık olmadığımız gitar akorları, takip etmesi zor ama keyifli beste yapıları ve muhteşem bir atmosfere sahip albüm. Yazının en başında söz ettiğim, tıkanma anlarında kilidi açabilecek bir etkisi var ve her dinleyişte bu etkinin şiddeti artıyor.

Evet, “Lykaia” duygu yoğunluğuyla, beste kalitesiyle, vokal melodileriyle ve atmosferiyle tekrar tekrar dinlenmeyi hak ediyor. Ancak az önce dediğim gibi müzikal açıdan bazı rahatsız eden benzerliklere de sahip. Albümün en başarılı olduğu noktası, aynı zamanda en büyük zaafını da oluşturuyor. Joel Ekelöf’ün vokalleri her şarkıda biraz daha tanıdık birilerini hatırlatıyor. İlk şarkılarda Maynard James Keenan’ı andıran vokaller, devam eden şarkılarda Mikael Åkerfeldt’e dönüşüyor. Bestelerde de Opeth’i andığınız pasajlarla karşılaşabiliyorsunuz. Bir noktadan sonra “Acaba ben çok iyi yazılmış bir Opeth albümü mü dinliyorum?” sorusunu kendinize sormanız mümkün. Benzerlik meselesinin kaynağında, davulları Opeth okulundan mezun Martin Lopez’in çalıyor olmasının da etkisi var elbette. Ancak bu durumu kafaya takmaz, kulağa takılan benzerliklerle barışabilirseniz albümün sonunda büyük boy haz ve depresyon paketi kazanıyorsunuz.

Soen her albümde kendi çıtasını daha da yükseğe çıkartıyor. “Lykaia” bunun en güzel kanıtı ve sonraki albümler için de bir umut ışığı yakıyor. Eğer şu sıralar kederli bir dönemdeyseniz, bu süreci hakkını vererek geçirin. O anları parlatmak, unutulmaz kılmak niyetindeyseniz ve sığınmak için bir liman arıyorsanız, şu sıralar kulağınıza iliştirebileceğiniz en doğru albüm “Lykaia”.

Soen Spotify: https://open.spotify.com/artist/38uWD5h115pdz278q4rwZW

Soen Facebook: https://www.facebook.com/SoenMusic/

Paylaş:

NELER OLUYOR?

PASLANMAZ KALEM
12 YAŞINDA!

Mart 2024'de 12 yaşına bastık! Yeni yaşımızda daha çok içerik üretmek için durmadan çalışıyoruz. Güncel içeriklerimizden anında haberdar olmak için sosyal medya hesaplarımızı takip edebilir ve Youtube kanalımıza abone olabilirsiniz. Dilerseniz bizi Patreon'dan da destekleyebilirsiniz.