TBT #10: CARAVAN ve “In The Land Of Grey And Pink”

Paylaş:
caravan - paslanmaz kalem

Prog rockta Canterbury soundu dediğimiz anda herkesin aklına ilk Caravan ve “In the Land of Grey and Pink” gelmeli!

in the land of pink and grey - paslanmaz kalemBu albüm İngiltere’nin güney doğu bölgesindeki Kent’te konuşlu, bakımsız bir binada, kötü ses yalıtımı ve sürekli şikâyet eden komşuların varlığında kaydedildi. Komşuların kapılarına dayanıp mütemadi engelledikleri provalara rağmen, Caravan Canterbury sahnesini tanımlayan bir albüm ortaya koydu 1971 senesinde: Kaldı ki bu caz soslu, sanatsal albüm ilk 40 listesine hiçbir zaman giremese de on sene içinde altın statüsüne erişti.

Grubun efsanevi gitaristi Pye Hastings’in “Caravan kariyeri boyunca hep kısık ateşte ve yavaşça pişti,” demişliği var bu duruma istinaden. Topluluk, dönemin diğer prog rock ekipleri (Soft Machine, Gong, Kevin Ayers vs.) gibi havai deneyselliği psychedelia ile güzel bir biçimde harmanlıyordu: Adeta İngiltere’nin yeşili ve kırsalını uzaya taşımışlar gibi. “Hendrix ve Clapton dinliyorduk,” diye ekliyor Hastings. “Ve tabii ki bolca da Soft Machine. Onlar bizden bir yıl ilerideydi. Aslında bu albümü kaydetmek kolay oldu çünkü hâlihazırda canlı performans sergileyen bir gruptuk. Sadece stüdyoda canlı çaldık ve kaydettik.” O ana kadar da akustiği çok zayıf mekânlarda sahne aldıkları için stüdyonun ses kalitesi onları ilk başta şaşırtmış da: “Stüdyodaki hoparlörlerden gelen müziği duymak büyük bir sürprizdi.”

pye hastings - paslanmaz kalem

Pye Hastings

1970’de yayımlanan bir önceki albüm “If I Could Do It All Over Again, I’d Do It All Over You”nun ses mühendisliğini kendileri üstlenip yüzlerine gözlerine bulaştırdıkları için bu albüme Genesis’in yapımcısı Dave Hitchcock çağrıldı. Bu döneme dair başka bir enteresan durum da grubun kayıtlar esnasında Londra’daki Lyceum’da birçok gece saat 12’den 4’e kadar çalmaya devam etmeleriydi. Albümdeki fikirleri daha rafine bir hale soktuklarını söyledikleri bu geceler hakkında Hastings şunu ekler: “O geceler çok eğlenceliydi. İzleyiciler yerde otururdu. Yarısı bizim müziğimizle uykuya dalarken, kafası güzel olan diğer yarı da boş gözlerle etrafa bakardı.”

Albümde klavyeci David Sinclair’in soloları büyük bir hacim kaplıyor. Kaldı ki 22 dakikalık prog rock efsanesi “Nine Feet Underground”un da yaratıcısı o. Albümden sonra Sinclair kısa bir süreliğine Robert Wyatt’ın Matching Mole’una geçer. Bu durum hakkında Hastings: “Sinclair tekniğini hepimizden daha fazla ilerletmişti. Ama daha sonra biz onu yakaladık ve o da gruba döndü.”

60’ların estetik anlayışlarının uzantılarını içeren 70’lerin ilk dönemi güzel zamanlar olmuş olmalı –ki “In the Land of Grey and Pink” de bunun bir kanıtı. Albüm için Hastings şunları ekliyor: “Albümün iyi olduğunu ve bir hit olacağını biliyorduk… Hakikaten oldu da. Ama bizim üzerimizde çok da baskı yoktu zaten. Bu zamanlarda insanlar daha uzun vadeli düşünüyordu.”

Paylaş:

NELER OLUYOR?

PASLANMAZ KALEM
12 YAŞINDA!

Mart 2024'de 12 yaşına bastık! Yeni yaşımızda daha çok içerik üretmek için durmadan çalışıyoruz. Güncel içeriklerimizden anında haberdar olmak için sosyal medya hesaplarımızı takip edebilir ve Youtube kanalımıza abone olabilirsiniz. Dilerseniz bizi Patreon'dan da destekleyebilirsiniz.