2016 İlkbahar “Core” Raporu

1809
0
Paylaş:
2016 İlkbahar Core Raporu - Paslanmaz Kalem
Hatırlar mısın, geçtiğimiz yılın sonunda “ne hardcore öldü ne de punk” diye bir yazı yazmıştım sevgili günnük. Ha işte canım sıkıldı onu baştan yazdım bu yıl çıkanlar için. Genel kanım, o yazıdakiyle aynı. Çok dev, dünyayı değiştirecek işler yok, bir kaç güzel sürpriz ( Hatebreed’in ilk albüm tarzına dönmesi gibi ) var. Tarzı fazla dinlemekten sıkıldığınız için beğenmeyeceğiniz ama aslında oldukça başarılı bir Face To Face albümü mevcut. NY’da kendi çapında bir “melek mi şeytan mı” mevzusu altında parodiye dönüşen Harley Flanagan ve tam olarak yaptığı müziği o güzel sesiyle kendi kişisel eğlencesine dönüştürmüş bir Michale Graves var. Ben en çok geçen senenin sonunda çıkmış olan ama kaçırdığım Leftöver Crack ile 2014’ün şampiyonu Architects’in yeni şarkısına vuruldum. Yıl içinde daha önce yazdıklarımı ( mesela Ignite ) buraya koymadım. Bu sene punk rock dinlerken 1999’dan sonrasına pek geçmediğim için daha sert ve grindcore’lu bir liste oldu. Zira Venomous Concept, Agoraphobic Nosebleed, Gadget, Graf Orlock ve Rotten Sound yeni işlerinde döktürmüş. Bu sefer çok ayıklamadan “ne varsa” koydum açıkçası, buyrun bi göz atın bakalım, neler olmuş;  
 

Leftöver Crack – Constructs of the State

Ska-core diye bir tür var mı emin değilim; Against All Authority, Voodoo Glow Skulls gibi gruplar sağolsun, biraz da bizim jenerasyon tarafından uydurulmuş bişi ama işte yapan da tam yapıyor arkadaş. Leftöver Crack, bu türcüğün en önemli gruplarından biri ve sessiz sedasız geçen senenin sonunda çıkardılar aşağıdaki linkten dinleyebileceğiniz albümü. Çiçek gibi, ilkbahar gibi, cinnet gibi albüm. Kulak verin; 

Harley Flanagan – Cro-Mags 

Flanagan, geçtiğimiz senelerde NY’daki bir konserde, eski grubu Cro-Mags’in iki elemanını bıçakla darp ederek ortamların ayısı lakabını kazanan ve ardından da NY’un kendine has sosyetesinde “bu adam bir melek mi şeytan mı” söylencelerine gark olmuş bir abimiz. Olay sonrası açılan davanın “tanık olmadığı” için düştüğünü de eklemek lazım. Düşünün, vaka bir konser salonunda oluyor :) Geçtiğimiz yıl çıkardığı ve onu bir türlü gruba almayan eski arkadaşlarına inat adını “Cro-Mags” koyduğu ilk solo albümü ise, bence çok fazla yeni fikir içermiyor ama başından sonuna oldschool bir “ayılık” güzellemesi; 

Hatebreed – The Conrete Confessional 

Şimdi eğri oturup doğru konuşalım, Jamey Jasta’nın sound merakı, köklerinden koparak parlak soundlu metal camiasına fazlaca yanaşmaları derken Hatebreed, kariyerinin son döneminde tabiri caizse, baydı. Jasta, solo albümü ve Crowbar gitaristi Kirk baba ile yaptığı projelerle içindeki zehri iyice atmış olacak ki birkaç yıllık mini bir aradan sonra Hatebreed’i efsane yapan tarzı hatırlamış. Bu yıl çıkacak olan “The Conrete Confessional”dan ortamlara düşen ilk şarkı olan “AD”, grubun tarihinde hiç olmadığı kadar politik ve sürpriz bir şekilde ilk iki albümün soundunda. Ben çok beğendim, deneme sırası sizde;

Killswitch Engage – Incarnate 

Tamam biliyorum, KSE tartışmalı bir grup. Dolayısıyla bunu pas geçerseniz size kırılmam ama bi dinle bak niye. Grup, bana kalırsa orijinal vokalist Jesse Leach gruba döndüğünden beri iyi yolda. Grubun, metalcore’un core köklerinden kopup Amerikan modern metaline dönüşen yeni jenerasyona giden yolu açanlardan biri olması canımı sıkıyordu. Metalcore, en son Architects ve While She Sleeps’de gördüğümüz gibi kendine hep yeni yollar buluyor var olmak için, ama KSE bu arayışa kendi girmek yerine kolaya yatarak daha geniş kitlelere seslenmeyi seçti ve müzikal anlamda büyük bir bocalama yaşadı Jesse’nin dönüşünden önce. Sadakat isteyen bir tür metalcore, burası net. Yeni albüm “Incarnate”, bir klasik olmasa da zevkle dinlenen, hele ki uzun yolda bir punk rock şöleni ile akustik laylay arasında ilaç gibi gelecek kapasiteye sahip bir ürün. Yani çok af edersiniz ama ben olsam eski Skid Row nakaratlarını araklayan Bullet For My Valentine yerine bunu tercih ederdim. Albüme çekilen kliplerden “Hate By Design”a şuradan kafa atabilirsiniz; 

Face to Face – Protection

Melodik punk rock aleminin en hak ettiği değeri görememiş gruplarından birinden, artık dede statüsüne girecek kadar yıllanmış kadayıflarından harika bir albüm. Çok azınız sevecek, ondan daha azınız anlayacak. Umarım 35 yaşına geldiğinizde, sevdiğiniz gruplar da inandıkları şeyin arkasında böyle durur. Firması da geri kalmayın diye bütün albümü nete koymuş, daha ne istiyorsunuz; 

Devamını aşağıdaki sayfa numaralarından görebilirsiniz.

1 2 3 4 5
Paylaş:

NELER OLUYOR?

PASLANMAZ KALEM
12 YAŞINDA!

Mart 2024'de 12 yaşına bastık! Yeni yaşımızda daha çok içerik üretmek için durmadan çalışıyoruz. Güncel içeriklerimizden anında haberdar olmak için sosyal medya hesaplarımızı takip edebilir ve Youtube kanalımıza abone olabilirsiniz. Dilerseniz bizi Patreon'dan da destekleyebilirsiniz.